Eleştiri
-
GENÇ YAZAR AVCISI-3 OZAN ERTÜRK
RUHBAN, DÜNYANIN RUHU Dünya sözcüğü eğer gök cismi ifade edecek şekilde kullanılmışsa ilk harfi büyük yazılır. Bunun nedeni terim anlam kazanmış olmasıdır. Bir örnekle açıklamamız gerekirse, “Ay, Dünya’nın uydusudur.” cümlesinde “Dünya” Güneş sisteminin üçüncü gezegeni olduğu için büyük harfle başlanarak …
-
ROMANTİZMİ HİSSETTİREN FİLMLER
Son baharın yavaş yavaş kışa dönmeye başladığı şu zamanlarda artık evlerimize kapandık. Yalnız olanlarımız kendilerini giderek daha çok yalnız hissetmeye başlarken çift olanlarımız da birbirlerine yakınlaşmaya başladı. O zaman hepimizin biraz olsun romantizme ihtiyacı var. Duyguları olanlar için romantizm; kalpleri …
-
HOSTILE – H.İlker Duman
Aşkın karşınıza ne zaman çıkacağı belli olmaz. Tabii sizi ne kadar değiştirip neler katacağı da öyle. Belki de unutulmaz aşkları unutulmaz kılan da budur. Aşıkları etkileme ve değiştirme düzeyi. Belki aşkı başlı başına anlamlı kılanda budur. Hostile(Düşmanca), bir aşk hikâyesi …
-
GENÇ YAZAR AVCISI – 2 MEHMET BERK YALTIRIK
ORTADOĞU VE BALKANLAR’IN EN ZALİM UPİR BEYİ Doğruya doğru, gençken hayranlıkla okuduğum ve izlediğim Dracula, Nosferatu vb. vampir efendilerin bizim kültürde bu kadar başarılı anlatılabileceğini rüyamda görsem inanmazdım. “Adamlar yapmış! Bizimkiler yapsa saçma olur!” düsturu ile yetiştiğim …
-
GECE DÜNYAYI YUTTUĞUNDA – H. İlker DUMAN
“Düşük bütçeli filmler” denildiği zaman aklınıza ilk olarak dijital platformlarda yayınlanan filmler gelse de festival filmleriyle vizyon filmlerinin bir kısmı da genelde düşük bütçeli olur ve dijital platformların aksine, izlenirliği ve anlatım gücü son derece yüksektir. Özellikle de festivaller için …
-
THE RUINS – H. İlker DUMAN
Mevsimlerin hızlı bir şekilde kaymasının sonucu yazın sonu olması gereken Ağustos, artık yazın ortası oluyor. Kısacası yaza devam gençler ve kendini genç hissedenler. Yaz demek her zaman yan gelip yatmak demek değildir. Bazen keşfetmektir, özellikle de gençler için. Keşfetmek …
-
SERENAD – EMİNE KAPLAN ÖZCAN
Nereden, nasıl başlayacağımı bilemiyorum. Bir yandan Schubert’in Serenade’ını dinliyorum bir yandan Nadia’nın hissettiklerini düşünüyorum. Nasıl içten ve soğuk bir müzik. Soğuk derken, savaş gibi soğuk, ayrılık gibi soğuk, ölüm gibi soğuk… Belki de ilk kez bu kitaptan sonra dinlediğim içindir …
-
VIVARIUM – H. İLKER DUMAN
Mahallelerdeki sitelerin mimari kabuslar olduğuna inanıyorum. Tanıdıklarımın yazlığına gittiğim zaman, o eve ulaşana kadar bir birine benzeyen ne kadar çok ev görürsem yaşam enerjim düşüyor resmen. Bir mimari sorun, vizyonsuzluk örneği gibi geliyor bana. Tabi işin içinde maliyet kaygısı olduğunu …
-
BENİ KÖR KUYULARDA – EMİNE KAPLAN ÖZCAN
Bu kitaptan sonra okuyacağım hiçbir kitap beni bu denli etkileyemez! Okuduğum ilk Hasan Ali Toptaş kitabı ve ben şimdiye kadar neredeydim bilemiyorum. Büyük kayıp! Ucu açık bir başlığın altında ne mi işlenir? İşte; belirsizlik, çaresizlik, cahillik ve seyirlik bir hayat! …
-
SONBAHARA GİRERKEN
11 Eylül olmasına rağmen Antalya hâlâ bayağı bir sıcak. Geceleri her ne kadar sonbaharın serinliğine kavuşsa da gündüzleri bir hayli etkili sıcak. Mamafih yine de sonbaharın geldiği benim için çok ilginç bir şekilde belli oldu. 1 Eylül itibari ile içimde …